Web3 sektörü, birçok profesyonelin bu alana girdikten sonra geleneksel sektöre geri dönmesinin zor olduğu bir cazibeye sahip gibi görünüyor. Web3 çalışanlarının durumu "yüksek maaş, uzaktan çalışma, keyifli ama tehlikeli" olarak tanımlanıyor, bu tanım oldukça yerinde.
Geleneksel sektörlerle karşılaştırıldığında, Web3 ile ilgili pozisyonlar gerçekten daha yüksek maaş seviyeleri sunmaktadır. Proje sahipleri genellikle yurtdışında bulunduğundan, yerel çalışanlar genellikle dağıtık ofis modeli kullanmakta ve iş yerinde zaman kaydetmek zorunda kalmamaktadır. Bu yüksek maaşlı ve özgür çalışma durumu birçok kişi için son derece cazip hale gelmektedir.
Ancak, Web3 dünyasına girdikten sonra, birçok kişi Çin'de 94 duyurusu, 924 bildirisi gibi ilgili düzenlemelerin var olduğunu fark etmeye başladı. Bu durum, kendi çalışma içeriklerinin yasallığı konusunda şüpheler uyandırdı. Bu nedenle, birçok Web3 çalışanı çevrimiçi olarak Web3 etkinliklerine aktif bir şekilde katılırken, gerçek hayatta meslekleri hakkında konuşmamayı tercih ediyor.
Bazı Web3 profesyonelleri, kendi işlerinin ülkede yasal riskler taşıyıp taşımadığını sormak için doğrudan avukatlara danışıyor. Birçok insanın kafası karışık: 94 sayılı bildiri ve 924 sayılı duyuru yasal bir düzenleme değilken, şu anda belirli eylemlerin suç oluşturduğuna dair net bir yasal düzenleme yoksa, belirli Web3 ile ilgili işlerle uğraşmanın bir sakıncası yok mu?
Bu düşünce tarzı aslında birçok kişinin görüşünü temsil ediyor. Ancak bu aslında bir algı yanılması. Kısıtlı alan nedeniyle, bugün esasen bir konuyu tartışacağız: Web3 ceza davalarında, tarafların mahkumiyetinin dayanağı gerçekten sadece 94 duyurusu ve 924 bildirimi mi?
Bu soruyu anlamak için, hukukun özelliklerinden başlamak gerekiyor. Hukukun istikrarı vardır; bir kez oluşturulup yayımlandığında, ciddiyetini ve otoritesini korumalı, keyfi bir şekilde değiştirilmemelidir. Bu durum, hukukun yeni sosyal sorunlarla başa çıkmada belirgin bir gecikme yaşamasına neden olmaktadır. Örneğin, ülkemizde mevcut Ceza Kanunu'nun ana metni hala 1997 versiyonudur; buna rağmen, sonrasında 12 ceza kanunu değişikliği yapılmış olmasına rağmen, hala çeşitli yeni sektörleri kapsamlı bir şekilde ele almayı başaramamıştır.
NFT dijital koleksiyonculuk endüstrisi örneğinde olduğu gibi, 2022'de ülkemizde ortaya çıkmasından bu yana dört yıl geçti, ancak ilgili yasal düzenlemeler hala eksik. Ancak son yıllarda birçok NFT dijital koleksiyonculuk ceza davası oldu; bazıları düşürüldü ya da kovuşturma yapılmadı, ancak bazı davalar nihayetinde mahkemeye gitti ve kararlar hafif olmadı.
Bu nedenle, belirli bir sektörün net yasal düzenlemelerden yoksun olması, ilgili işlerin yasal risk taşımadığı anlamına gelmez. Aynı zamanda, bu, Web3 gibi yeni alanlarda, yasaların uygulayıcılarının tarafları keyfi bir şekilde suçlama yapabileceği anlamına da gelmez.
Bir eylemin suç teşkil edip etmediğini değerlendirmek için ceza hukuku her zaman yüzeysel gerçeklerin ötesine bakar. Örneğin, bir borsa kumarhane işletmekten mahkum edildiği durumda, bu borsanın süresiz sözleşme işinin kumar olarak değerlendirilmesinin nedeni, normal süresiz sözleşmelerin yanı sıra 1000 kat yüksek kaldıraçlı sözleşme işlemlerinin de sunulmasıdır, bu da işlem spekülatif doğasını büyük ölçüde artırmaktadır. Ayrıca, bu borsa kullanıcılarıyla karşılıklı bahis yapma eyleminde de bulunmaktadır. Bu nedenle, bu iş modeli mahkeme tarafından "büyük-küçük bahis, kazanma-kaybetme kumarı" olarak tanımlanmış, özünde kumar eylemiyle aynı olduğu kabul edilmiştir.
Bu, tüm borsaların süresiz sözleşme faaliyetlerinin kumar olarak kabul edileceği anlamına gelmez. Süresiz sözleşmeler esasen bir finansal türevdir ve basitçe yüksek riskli kumar eylemleriyle eşitlenmemelidir. Bazı borsaların süresiz sözleşmeleri kumar olarak kabul edilmekte, bu esasen kendi iş modeli ile ilgilidir.
Web3 projeleri veya çalışanların belirli iş içerikleri için, hukuki riskleri değerlendirirken, somut sorunları somut bir şekilde analiz etmemiz gerekiyor. Hukukun belirsiz alanlarında, suç ve suçsuzluk tespiti genellikle siyah-beyaz değildir.
Web3 çalışanları devekuşu zihniyetine sahip olmamalıdır. Avukatla görüşürken, amacınızı net bir şekilde belirlemelisiniz: mevcut düzenlemelerin yasal olmadığını sadece çürütmek mi istiyorsunuz, yoksa gerçekten kendi davranışlarınızın ceza riski sınırlarını mı öğrenmek istiyorsunuz? İlgili davranışlar üzerindeki yargı organlarının müdahale ölçütlerini ve kapsamını anlamak ve hangi davranışların yargı pratiğinde nispeten daha yüksek risk taşıdığını bilmek, önemli değerlendirme faktörleridir.
Ülke içindeki politika kısıtlamaları göz önüne alındığında, Web3'ün bazı iş kolları ülkede gerçekten kırmızı çizgi niteliğindedir; örneğin sanal para ihracı, kumar veya çok seviyeli pazarlama iş modelleri gibi. Bu makalenin amacı tüm Web3 projelerinin yasallığını tamamen reddetmek değil, bazı iş kollarının suç ile suçsuzluk arasındaki belirsiz bir alanda olabileceğini belirtmektir. Her bireyin risk toleransı farklıdır; ilgili yasal riskler ve sınırlar hakkında yeterince bilgi sahibi olduktan ve en kötü sonuçları öngörebildikten sonra, gelecekteki olası pişmanlıkları ve hayal kırıklıklarını önlemek için en uygun kararı vermeleri önerilir.
View Original
This page may contain third-party content, which is provided for information purposes only (not representations/warranties) and should not be considered as an endorsement of its views by Gate, nor as financial or professional advice. See Disclaimer for details.
9 Likes
Reward
9
6
Share
Comment
0/400
GateUser-aa7df71e
· 4h ago
Ayda bir milyon kazanmanın ne önemi var, kimseye naz yapmaya cesaret edemem.
View OriginalReply0
GhostAddressMiner
· 07-12 06:59
Veri yalan söylemez, on-chain izler mutlaka vardır.
View OriginalReply0
blocksnark
· 07-12 06:59
Yatmak iyi, çalışmak kolay ve maaş yüksek. Kim sevmez ki?
View OriginalReply0
RugDocDetective
· 07-12 06:51
Risk varsa fırsat da var, yap ve bitir.
View OriginalReply0
ser_we_are_ngmi
· 07-12 06:38
Beni geçindirebilir misin? Geçindiremiyorsan, o zaman kaç.
View OriginalReply0
GasFeeVictim
· 07-12 06:32
Yüksek risk, yüksek maaş, insanları enayi yerine koymak her zaman başkalarını önce.
Web3 çalışanlarının hukuki riskleri: Politika düzenlemelerinin ötesinde derinlik analizi
Web3 Çalışanlarının Hukuki Çelişkileri ve Analizi
Web3 sektörü, birçok profesyonelin bu alana girdikten sonra geleneksel sektöre geri dönmesinin zor olduğu bir cazibeye sahip gibi görünüyor. Web3 çalışanlarının durumu "yüksek maaş, uzaktan çalışma, keyifli ama tehlikeli" olarak tanımlanıyor, bu tanım oldukça yerinde.
Geleneksel sektörlerle karşılaştırıldığında, Web3 ile ilgili pozisyonlar gerçekten daha yüksek maaş seviyeleri sunmaktadır. Proje sahipleri genellikle yurtdışında bulunduğundan, yerel çalışanlar genellikle dağıtık ofis modeli kullanmakta ve iş yerinde zaman kaydetmek zorunda kalmamaktadır. Bu yüksek maaşlı ve özgür çalışma durumu birçok kişi için son derece cazip hale gelmektedir.
Ancak, Web3 dünyasına girdikten sonra, birçok kişi Çin'de 94 duyurusu, 924 bildirisi gibi ilgili düzenlemelerin var olduğunu fark etmeye başladı. Bu durum, kendi çalışma içeriklerinin yasallığı konusunda şüpheler uyandırdı. Bu nedenle, birçok Web3 çalışanı çevrimiçi olarak Web3 etkinliklerine aktif bir şekilde katılırken, gerçek hayatta meslekleri hakkında konuşmamayı tercih ediyor.
Bazı Web3 profesyonelleri, kendi işlerinin ülkede yasal riskler taşıyıp taşımadığını sormak için doğrudan avukatlara danışıyor. Birçok insanın kafası karışık: 94 sayılı bildiri ve 924 sayılı duyuru yasal bir düzenleme değilken, şu anda belirli eylemlerin suç oluşturduğuna dair net bir yasal düzenleme yoksa, belirli Web3 ile ilgili işlerle uğraşmanın bir sakıncası yok mu?
Bu düşünce tarzı aslında birçok kişinin görüşünü temsil ediyor. Ancak bu aslında bir algı yanılması. Kısıtlı alan nedeniyle, bugün esasen bir konuyu tartışacağız: Web3 ceza davalarında, tarafların mahkumiyetinin dayanağı gerçekten sadece 94 duyurusu ve 924 bildirimi mi?
Bu soruyu anlamak için, hukukun özelliklerinden başlamak gerekiyor. Hukukun istikrarı vardır; bir kez oluşturulup yayımlandığında, ciddiyetini ve otoritesini korumalı, keyfi bir şekilde değiştirilmemelidir. Bu durum, hukukun yeni sosyal sorunlarla başa çıkmada belirgin bir gecikme yaşamasına neden olmaktadır. Örneğin, ülkemizde mevcut Ceza Kanunu'nun ana metni hala 1997 versiyonudur; buna rağmen, sonrasında 12 ceza kanunu değişikliği yapılmış olmasına rağmen, hala çeşitli yeni sektörleri kapsamlı bir şekilde ele almayı başaramamıştır.
NFT dijital koleksiyonculuk endüstrisi örneğinde olduğu gibi, 2022'de ülkemizde ortaya çıkmasından bu yana dört yıl geçti, ancak ilgili yasal düzenlemeler hala eksik. Ancak son yıllarda birçok NFT dijital koleksiyonculuk ceza davası oldu; bazıları düşürüldü ya da kovuşturma yapılmadı, ancak bazı davalar nihayetinde mahkemeye gitti ve kararlar hafif olmadı.
Bu nedenle, belirli bir sektörün net yasal düzenlemelerden yoksun olması, ilgili işlerin yasal risk taşımadığı anlamına gelmez. Aynı zamanda, bu, Web3 gibi yeni alanlarda, yasaların uygulayıcılarının tarafları keyfi bir şekilde suçlama yapabileceği anlamına da gelmez.
Bir eylemin suç teşkil edip etmediğini değerlendirmek için ceza hukuku her zaman yüzeysel gerçeklerin ötesine bakar. Örneğin, bir borsa kumarhane işletmekten mahkum edildiği durumda, bu borsanın süresiz sözleşme işinin kumar olarak değerlendirilmesinin nedeni, normal süresiz sözleşmelerin yanı sıra 1000 kat yüksek kaldıraçlı sözleşme işlemlerinin de sunulmasıdır, bu da işlem spekülatif doğasını büyük ölçüde artırmaktadır. Ayrıca, bu borsa kullanıcılarıyla karşılıklı bahis yapma eyleminde de bulunmaktadır. Bu nedenle, bu iş modeli mahkeme tarafından "büyük-küçük bahis, kazanma-kaybetme kumarı" olarak tanımlanmış, özünde kumar eylemiyle aynı olduğu kabul edilmiştir.
Bu, tüm borsaların süresiz sözleşme faaliyetlerinin kumar olarak kabul edileceği anlamına gelmez. Süresiz sözleşmeler esasen bir finansal türevdir ve basitçe yüksek riskli kumar eylemleriyle eşitlenmemelidir. Bazı borsaların süresiz sözleşmeleri kumar olarak kabul edilmekte, bu esasen kendi iş modeli ile ilgilidir.
Web3 projeleri veya çalışanların belirli iş içerikleri için, hukuki riskleri değerlendirirken, somut sorunları somut bir şekilde analiz etmemiz gerekiyor. Hukukun belirsiz alanlarında, suç ve suçsuzluk tespiti genellikle siyah-beyaz değildir.
Web3 çalışanları devekuşu zihniyetine sahip olmamalıdır. Avukatla görüşürken, amacınızı net bir şekilde belirlemelisiniz: mevcut düzenlemelerin yasal olmadığını sadece çürütmek mi istiyorsunuz, yoksa gerçekten kendi davranışlarınızın ceza riski sınırlarını mı öğrenmek istiyorsunuz? İlgili davranışlar üzerindeki yargı organlarının müdahale ölçütlerini ve kapsamını anlamak ve hangi davranışların yargı pratiğinde nispeten daha yüksek risk taşıdığını bilmek, önemli değerlendirme faktörleridir.
Ülke içindeki politika kısıtlamaları göz önüne alındığında, Web3'ün bazı iş kolları ülkede gerçekten kırmızı çizgi niteliğindedir; örneğin sanal para ihracı, kumar veya çok seviyeli pazarlama iş modelleri gibi. Bu makalenin amacı tüm Web3 projelerinin yasallığını tamamen reddetmek değil, bazı iş kollarının suç ile suçsuzluk arasındaki belirsiz bir alanda olabileceğini belirtmektir. Her bireyin risk toleransı farklıdır; ilgili yasal riskler ve sınırlar hakkında yeterince bilgi sahibi olduktan ve en kötü sonuçları öngörebildikten sonra, gelecekteki olası pişmanlıkları ve hayal kırıklıklarını önlemek için en uygun kararı vermeleri önerilir.